Mike gençken iyi bir atletti. Bedenen küçük olmasına rağmen güçlü ve hızlıydı, dört erkek kardeşle yarış içinde olması onda bir kazanan ruhu doğurmuştu. Evlenip kendi çocuklarına ve talepkâr bir işin sorumluluklarına sahip olduğunda spora ayırdığı zaman azalıp gitti. Şirketinin bölge işlerinin tamamından sorumlu olduğunda daha fazla zamanı seyahatle geçmeye başladı, hem eğlenip hem de eğlendiriyor, çoğunlukla otel odalarında yaşayıp restoran yemeği yiyordu. Kilo aldı ve hayatında ilk defa fiziğiyle ilgili endişelere sahip oldu.
Bir diğer terfiyle ofisin başına geçti. Yeni ekip arkadaşları salon futbolu turnuvası için numaralarını toplamasını istediklerinde kabul etti. Fakat idman koşusuna gittiğinde, onlara yetişmek için çok çabalaması gerekti ve bu hiç hoşuna gitmedi. Diğer iki idmanı "iş baskısı" yüzünden kaçırdı ama gerçekte vücudu acı içerisindeydi. Bu yüzden oynamanın idmandan daha az ağır olacağına ve "oluruna bırakmaya" karar verdi.
Turnuva akşamında Mike’ın hayatı değişti. Sonuçta bağları koptu, bacağı birkaç yerinden kırıldı. Operasyonlardan sonra hastane yatağında yatarken eşiyle parkta yaptığı yürüyüşlerin keyfi ve bundan zevk aldığı zamanlar burnunda tüttü. Bu "kaza"nın çok daha kötü olabileceğini biliyordu ve hayatını ve işini yeniden değerlendirmeye ve değişiklikler yapmaya karar verdi. Mike her zaman şirket ona nerede ihtiyaç duyuyorsa hiç sorgulamadan oraya gitmiş ve patronu ne istiyorsa onu yapmıştı. Karşılığında, düzenli maaş artışı, emeklilik hakkı, istikrarlı bir şekilde gelişen şirket arabası ve bir harcama hesabı almıştı. Kaybettikleri ise karar verme, rekabet, risk alma, gelişme ve özerkliğe dair doğal eğilimleriydi. Mike her ne kadar başarı tuzaklarından zevk alsa da fiziksel varlığının büyük bir kısmıyla iletişimini kaybettiğini fark etti. Geçmişte, 15 yıl boyunca küçülüp giden bir fiziksel konfor alanında yaşamıştı.
İyileşmesinden sonra, Mike küçük erkek kardeşiyle bir küçük bir işletme kurmak için işini bıraktı. Şimdi beraber macera tatilleri ve kurumsal liderlik safarileri düzenleyip bunlara liderlik ediyorlar. Artık Mike’ın bütün hayatı tamamen esnek ve o da bu esnek alanın bütün boyutlarının düzenleyicisi. "Yeniden hayatta olduğumu hissediyorum." diyor. "Aktif olmaktan, yeni fikirler bulmaktan, yeni durumlara yanıt vermekten keyif alıyorum. Gelecek haftanın ne getireceğini hiç bilmiyorum. Hayatım bir macera ve işim, insanlara kendi konfor alanlarının dışına çıkmalarına yardım etmek, bir keyif."