Küçük bir çocukken kendinizi güvensiz ve tehdit altında hissettiğinizde annenizin eteğinin veya sağlam bir mobilyanın arkasına saklanmış olabilirsiniz. Okula gitme yaşınız geldiğinde ellerinizi göğsünüzde sıkıca bağlayarak kendi bariyerinizi oluşturmuş olabilirsiniz. Ergenlik yıllarınızda kollarınızı biraz gevşetip daha az belli etmek ve daha havalı görünmek için buna bacaklarınızı çaprazlamayı eklemiş olabilirsiniz.
Kolları bağlama pozisyonu tüm dünyada yaygındır ve savunma duruşunu gösterir. Yalnızca olası bir saldırıya koruyuculuk etmez, kollarınızı bağlamak kişinin kımıldamayacağını söyleyen esnek olmayan bir pozisyondur. Örneğin, eğer birini çekici buluyorsanız kollarınızı açık pozisyonda tutun. Eğer birini itici ve agresif buluyorsanız kollarınızın hızla göğsünüz üzerinde bağlandığını görebilirsiniz.
Aynı zamanda tedirgin veya kendinize güvenmediğinizi hissettiğinizde de kollarınızı göğsünüzün üstünde bağlayabilirsiniz. Yabancıların arasında olduğunuzda ve asansörlerde, halka açık toplantılarda, uçağa binmeyi beklerken ve aslında kendinizi endişeli, korkmuş ve güvensiz hissettiğiniz her yerde kollarınızı bağlamak yaygın bir pozisyondur.
Bu jest, rahat hissettirdiği için kollarını göğsünün üstünde bağladığını söyleyen kişiler haklılar. Kendisiyle eşleşen bir tavır olduğunda tüm jestler rahat hissettirir. Bu yüzden eğer biri kendini koruma ihtiyacı içinde, olumsuz veya rahatsız hissediyorsa kendisi bu hislerin bilincinde olmasa bile kişinin kollarını kavuşturması yaygındır. Eğer kendini rahat hissediyor ve iyi vakit geçiriyorsa açılmış kol pozisyonunu alarak bu tavrı yansıtır.
Mesajın anlamı alıcısınca gizlidir. Araştırmalar insanların kolları bağlama pozisyonuna olumsuz tepki verdiğini gösteriyor. Kollarınızı bağladığınızda rahat etseniz bile sizi gözleyen kişiler tavrınızı savunmacı olarak yorumlayacaktır. Bu yüzden katılmadığınızı veya ilgilenmediğinizi göstermek istemediğiniz sürece kollarınıza başka bir pozisyon bulun.
Eğer bir grup insanla beraberken kollarını bağlama pozisyonunu alırsanız kısa süre sonra gruptaki diğer kişilerin de aynı şeyi yaptığını fark edersiniz. İnsanları etkilediğiniz için bu pozu aldıklarını düşünebilirsiniz fakat grubun çoğunluğu bu duruşa geçtiğinde açık bir iletişim kurmakta zorlandığınızı fark edebilirsiniz.
Birçok kişi etrafında olup biten bir şeye katılmadığında kollarını bağlama duruşunu alır, tıpkı yakın zamanda köyümüzde yapılan bir açık duruşmada olduğu gibi. Toprak sahiplerinden biri yerel belediyeye çiftliğini golf sahasına dönüştürmek için başvuruda bulundu. Köylüler arazinin kullanımının değişmesi konusunda fikir ayrılığı yaşadılar ve açık duruşma gerçekleşti. Değişim yanlısı olanlar odanın bir tarafına, değişime karşı olanlar diğer tarafına oturdular. Toplantının başında değişime karşı olanların birçoğu ellerini göğüslerinin üzerinde bağlayarak oturdular. Destekçiler teklif lehine konuştukça karşı çıkanlardan kollarını bağlayarak oturanların sayısı giderek arttı. Konuşma sırası plana karşı olanlara geldiğinde destekçiler kollarını bağladılar. Toplantı ilerleyip insanlar daha çok galeyana gelerek inatlaşınca neredeyse herkes kolları göğüslerinde sıkıca bağlı bir şekilde oturdu. O toplantıda yapıcı hiçbir tartışma yapılmadı ve katılan insanlar toplantıdan tatminsiz bir şekilde ayrıldılar.