for Dummies Türkiye, bir Nobel Yaşam markasıdır.
Aslında hem evet hem de hayır. Bu bölümde bu konuyu daha derin ele alsak da temelde köpeklerin evcilleşmeye kendi hızlarında yaklaştıklarını söyleyebiliriz. Cesur bir genç erkeğin (ya da kızın) kucağında bir kurt yavrusuyla babasına yaklaşıp “Bizim olsun mu babiş? N’olur?” dediği tarihî bir an hiç yaşanmadı. Evcilleşme aslında, kamp ateşimize yaklaşan meraklı kurtlarla başlayıp bugünün köpeklerini tanımlayan fiziksel değişikliklerle devam eden kademeli gelişimi kapsayan yavaş bir evrimsel süreçti.
İnsanlar ve köpekler: Paralel evrim
Köpeklerle ilişkimiz hayattaki tek odak noktamızın sağ kalmak olduğu bir zamanda başladı. Hayatta kalmaya odaklanmışken, köpekler bize kendimizi koruma ve avlanma konularında yardım sağladılar.
Çok çok uzun yıllar boyunca köpekler ve insanlar paralel olarak evrimleşti: Tarım devrinde seçim sürecimizi haşereleri avlayacak köpekler ve besi hayvanlarını güdecek başka köpekler üretmek üzere değiştirdik. Krallıklar büyüdükçe kalelere bekçilik etmeleri ve savaşlarda destek olmaları için elle seçim ile devasa köpek türleri ürettik ve böyle böyle bugünlere gelindi. Şu anda dünya üzerinde her biri farklı görevler için geliştirilmiş olan 400’den fazla farklı köpek türü bulunuyor.
Tek bir problem var: Bazı durumları saymazsak köpeklerin özel yeteneklerine pek de ihtiyaç yok. Ama bunu lütfen köpeğinize söylemeyin, onun için fazlasıyla moral bozucu olur. Çünkü o yeteneklerine hâlâ çok talep olduğunu sanıyor.
Yine de köpeğinizi tanımak için onun asıl ırkını anlamanız ve bugünkü davranışlarını yönetmeye devam eden genlerine saygı duymanız gerekiyor.
