Aşağıda harika babalarda gözlemlediğimiz yedi huydan oluşan bir koleksiyon var. Bu kişisel özellikler koleksiyonunu baba olma yolundaki her ebeveyn geliştirebilir:
✓ Özgüven: Yeni doğan bir bebeğin bakımını üstlenme konusunda gerçek bir özgüvenin kazanılması zaman alır ama başlangıçta işler yolunda gitmese bile ellerinizi kirletmekten çekinmeyerek (bazı durumlarda kelimenin tam anlamıyla) ve bazı şeyleri yaparak özgüveninizi kazanabilirsiniz. Bir yenidoğana, bebeğe veya yürüme çağına gelmiş çocuğa bakmak ilk bakışta ürkütücü gibi gelse de aslında o kadar da zor değildir. Sadece ufaklığınızın ihtiyaçlarına biraz duyarlı olmak, çaba harcamak ve birkaç küçük numarayı öğrenmeyi gerektirir.
İşlerin ne kadar zorlaşmış olduğuna bakmadan -işte gergin bir ortamdasınızdır ve bebeğiniz de geceleri üç defa uyanmaktadır, eşiniz hastadır ve bütün ev işi de üstünüze kalmıştır- işin içine dalacak ve sonuçta daha özgüvenli bir baba (ve birey) olacaksınız. Bu yüzden işe dört elle sarılmaktan geri durmayın bu size harika bir başarma duygusu kazandıracak, manevi gücünüzü artıracak ve bebekle ilgili herhangi bir şey için anneye ihtiyaç duymamanın (emzirme dışında) verdiği özgüveni oluşturacaksınız.
✓ Yaratıcılık: Bebek bakımında veya çocuklarla zaman geçirme işinde bazen gerçekten de işe kalıpların dışından bakabilme yeteneğine ihtiyacınız olacaktır. Çocuklar, oyun oynama ve en yaban fantezilerini gerçekleştirmeye çalışma konusunda iyidirler ve siz de buna uyum sağlayın. Bazen, bebek bezinin tükenmesi gibi bazı basit sorunlara yaratıcı çözümler bulmak zorunda kalabilirsiniz. Örneğin, bebeğinizle markete gidip gerekli ürünleri alana kadar eski bir bulaşık havlusu iş görecektir.
✓ Dayanma gücü: Bazen bir durumun üstesinden gelmenin tek yolu ona dayanmaktır. Bebeğinizin koliği tuttuysa ve gece birkaç saatte bir uyanıyorsa ya da diş kaşıntısı tuttuğu için sürekli ağlıyorsa, bu gürültüyü durdurmak konusunda hiçbir çare olmayabilir. Genellikle böyle durumlarda çözüm yoktur; herhangi bir düzenleme ya da fark yaratacak bir girişim söz konusu değildir. İşler böyle yürüyecektir ve oluruna bırakmak durumunda kalacaksınızdır. Ancak ebeveynlikte her şeyin gelip geçici olduğunu, bir gün ufaklığınız bütün gece uyuyacak, bir gün bütün dişleri çıkmış olacak ve bir gün kolikliğinden eser kalmayacaktır, anlamak kötü zamanlar geçene kadar dayanma gücü verecektir.
Yorgun, az uykulu ve ufukta bir son göremediğiniz zamanlarda sabır gibi dayanma gücünü de toplamak zordur. Bebeğin yaşamının ilk haftaları biraz dayanıklılık sporuna benzer; uyku yoksunluğuna, beyninizi delen ve sarsan ağlamalara ve hiç bitmeyen besleme, gaz çıkarma, alt değiştirme ve yatıştırma işlerinin asla bitmeyecek gibi görünen döngüsünden sağ çıkma sporu. Maratonlar bile er ya da geç biterler, bu yüzden her günü ufaklığınızın ilk yaş günü yarın gelecekmiş gibi geçirin.
Ağlayan bir çocukla baş etmede zor zamanlar yaşıyorsanız ve çok sinirlendiğinizi hissettiyseniz; tam o anda durun. Bebeğinizi karyolası gibi güvenli bir yere koyun ve bir nefes alın. Ona kadar sayın. Bir iki dakikalığına dışarı çıkmak ve derin nefes alarak sakinleşmek daha bile iyi gelebilir. Geri döndüğünüzde bebeğinizi yatıştırın ve siz bir süre için mola verirken bakım sağlayıcınızı veya gelip işi bir süreliğine üstlenebilecek olan birisini arayın.
✓ İyimserlik: Olgular ve şeylerin komik taraflarını ve “bardağın dolu yarısı”nı görmeye çalışırsanız bir baba olarak yaşamınız çok daha kolaylaşacaktır. Bazen çaresiz kalabilir, gergin olabilir ya da tümüyle bitkin düşebilirsiniz böyle zamanlarda doğanın üreme işlerini düzenleme biçiminin tam bir felaket olduğu gibi bir düşünceye kolayca kapılabilirsiniz. Sinirli ve olumsuz hissettiğiniz zamanlarda çocuğunuz bunu büyük olasılıkla üzerine alacak ve durumun çok daha içinden çıkılamaz hâle gelmesine katkıda bulunacaktır. Bu nedenle şöyle bir silkinin ve olumsuz havadan sıyrılın. Öyle bir şey yapın ya da yaklaşım geliştirin ki zihninizde daha iyi bir çerçeve oluştursun. Siz daha ne kadar olumlu havadaysanız çocuğunuzdan daha olumlu tepkiler alma şansınız da o kadar yükselir.
✓ Tutku: Bebeğiniz ya da çocuğunuz için yapılması gereken işlere kendinizi kaptırın. Bunu yapmakla baba olmaya karşı bir tutku geliştirmiş olursunuz ve baba olmayı bütün kalbinizle seversiniz. Çocuğunuz sizin tutkunuzu algılar ve öğrenme, gelişme ve sizle birlikte büyük bir hızda büyümeye azmeder.
✓ Sabır: Sabır bir erdemdir; özellikle de babalar için daha da öyledir! Sabır, çocuklarınızla ilgilenirken işleri kolaylaştıran bir dosttur. Sabır olmadan, öfkeyle kalkarsınız ve ortalık siz de dâhil gözyaşına boğulur. Erken yaşlardaki (hatta belki de bütün yaşamdaki) öğrenmenin büyük bölümü sürekli ve sık tekrarlara dayanır. Bir baba olarak, siz, bu öğrenme sürecinin ortamını yaratma işindesiniz ki bu kendinizi bolca tekrarlamanız, Where the Wild Things Are (Vahşi Şeyler Nerede) kitabını 53. kez okumanız ya da yürüme çağındaki çocuğunuza sütünü akvaryuma dökmemesi gerektiğini 17. Defa söylemeniz demektir. Yetişkinler olarak bizler genellikle sürekli tekrar etmede o kadar da iyi değilizdir çünkü bu iş ya sıkıcı ya da sinir bozucu addedilir. Sabrınızı güçlendirmek için, sürekli tekrara zarif bir yaklaşım sergilemeli ve sakinliğinizi korumalısınız. Bunun sonucu çocuğunuzun bir şeyleri öğrenmek için gerekli teşvik ve desteği edinmesi olacaktır. Sabrederek, bir şeyler becermesi için çocuğunuza gereksiz baskı yapmamış olacaksınız ki bu beceriksizlik ya da çaresizlik duygularının onda gelişmemesine katkıda bulunacaktır.
✓ Yanındaki varlığınız: Çocuğunuz ve eşinizle birlikte olmaya zaman ayırmanız önemlidir. Ailenizle olduğunuz zamanı nasıl geçirdiğiniz de ayrıca önemlidir. Çocuklar sizin ilginizin farkındalığına kendilerini çok iyi ayarlarlar. Onlar sizin ilginizin gerçekten kendi üzerlerinde mi yoksa oradaki fiziksel varlığınıza rağmen aklınızın kilometrelerce uzaklarda mı olduğunu hiç düşünmeden söyleyebilirler. Yanlarında olmak demek ilginizin yüzde yüzünü çocuğunuza ve ne yaptığına odaklanmanız demektir. Bir yandan çocuğunuzla oynayıp bir yandan da TV seyredemez, gazete okuyamaz ya da bir parça işi de halledemezsiniz. Çocuğunuzla takılıyorsanız tamamen orada olun ve anı yaşayın. Artık çocuklarıyla birlikte yaşamayan babalar için çocuklarıyla vakit geçirmek eskiden olduğu kadar kolay değildir.