for Dummies Türkiye, bir Nobel Yaşam markasıdır.
Orada değildim ama mağara adamlarının kruvasan yediklerini pek sanmamaktayım. Neden biliyor musunuz? Çünkü ilk insanlar, avcı-toplayıcılardı, avlanabilecekleri ve toplayabilecekleri şeyleri yiyorlardı.
Vücudunun ona uygun olarak tasarlandığı yiyecekleri yiyorlardı; yağsız etler, taze meyveler ve nişastasız sebzeler. Tarım yoktu ve dolayısıyla çiftlik hayvanı ya da bitki yoktu. Bu, glütenin olmadığı anlamına gelmektedir.
Bazı korkunç (ve tüylü) istisnalarla günümüz insanlarının mağara adamlarına benzemediğini düşünüyor olabilirsiniz, bu nedenle bahsettiklerim alakasız gelebilmektedir ancak yanılmaktasınız. DNA kanıtları, genetik olarak, insanların son 40 bin yılda pek değişmediğini göstermektedir.
Bahsettiğim avcı-toplayıcılar Paleolitik Çağ'da yaşadıklarından beslenme biçimlerine Paleolitik diyet denilmektedir ve aşağıdaki temel kuralları içermektedir:
✓ Yağsız et, balık ve deniz ürünleri: Yağsız et, Paleolitik diyette anahtar unsurdur. Eski günlerde yedikleri hayvanlar, avlanma sahalarında yer almamaktaydı. Tıpkı onları avlayan avcılar gibi yağsızlardı; savaş makineleri olarak yaşıyorlardı.
Kabul ediyorum ki, bu günlerde iyi bir mamut bifteği bulmak zor. Ancak herhangi bir markette yağsız et bulmak mümkündür; timsah, manda, devekuşu, kanguru gibi yağsız etleri denemek isteyebilirsiniz.
✓ Meyve ve nişastasız sebzeler: Elma, incir, kivi, mango, böğürtlen ve avokado dâhil olmak üzere yiyebileceğiniz çok sayıda meyve bulunmaktadır ve hemen hemen bütün sebzeler iyi bir seçim olacaktır (patates gibi nişastalı olanlar hariç). Enginar, salatalık, brokoli, lahana, ıspanak ve mantar birçok besin değeri sunmaktadır.
✓ Kuruyemiş ve tohumlar: Bunlar sadece Paleolitik diyette kabul edilmekle kalmamakta aynı zamanda kolesterolü düşürme ve kalp hastalığı riskini azaltmada yardımcı olan tekli doymamış yağların da önemli bir kaynağı olmaktadır. Kuruyemiş ve tohumlara badem, kaju fıstığı, Macadamia fıstığı, ceviz, antep fıstığı, kabak çekirdeği, susam tohumu ve ayçiçeği tohumları dâhildir.
✓ Tahıl yok: Tahıllar yaklaşık 10 bin yıl öncesine kadar beslenmenin bir parçası değildi. Eğer evrimden bahsediyorsak, bu dündür. İlginçtir, tahılların bilinmeye başladığı dönemle birlikte sağlık sorunları da artmaya başlamıştır. Bir ilişki kurmak için bilimsel bir kanıt bulunmamakla birlikte, insanların boy ortalamalarının kısaldığını ve atalarına göre bulaşıcı hastalıklara daha fazla yakalandığını, çocuk ölüm oranlarının arttığını ve yaşam sürelerinin kısaldığını fark etmek ilginçtir. Daha fazla osteoporoz, raşitizm ve diğer kemik-mineral bozukluklarının yanı sıra, üriner, beriberi, pellagra ve demir eksikliği anemisi gibi hastalıklara neden olan vitamin ve mineral eksiklikleri gözlenmiştir.
✓ Bakliyat yok: Sınırların dışında kalan bakliyatlar, fasulye, bezelye, yer fıstığı ve soya fasulyesidir.
✓ Süt ürünleri yok: Mağara insanının neden süt üretmediğini anlamak oldukça kolaydır. Mağara resimleri vahşi bir hayvanı yakalama sahnelerini resmetmektedir. Kaç mağara adamı bir hayvanın sütünü sağarken resmedilmiştir ki? Eğer süt ürünlerini tüketmeyi bıraktığınızda yeterli miktarda kalsiyum alamayacağınızdan endişeleniyorsanız, brokoli, lahana ve kerevize yüklenin. En iyi kalsiyum kaynaklarının bazıları, pancar yeşillikleri, kale ve hardal yeşillikleri gibi yeşilliklerden gelmektedir.
✓ İşlenmiş gıdalar yok: (Elbette)
